Kocaeli Şehir Hastanesi Kardiyoloji hekimi Prof.Dr. Ayhan Erkol 17 Nisan Hipertansiyon Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Ayhan Erkol ‘’Hipertansiyon, kalbimiz çalışırken atardamar duvarlarında oluşan basınca kan basıncı veya tansiyon adını veriyoruz. Hipertansiyon, sistolik kan basıncının 140 mmHg, diyastolik kan basıncının 90 mmHg (yani büyük tansiyonun 14, küçük tansiyonun 9 ) ve üzerinde olması olarak tanımlanır.’’ dedi.
Prof. Dr. Ayhan Erkol konu hakkında şu bilgileri paylaştı:
Hipertansiyon belirtileri nelerdir?
Hipertansiyon, baş ağrısı, baş dönmesi, bulanık görme, halsizlik, yorgunluk, huzursuzluk, nefes darlığı, çarpıntı, göğüs ağrısı, burun kanaması, kulaklarda çınlama, sık idrara çıkma gibi belirtiler verebilir. Fakat hipertansiyonun birçok kişide uzun süre herhangi bir belirti vermeyebileceği unutulmamalıdır. Hipertansiyon hastası olup olmadığımızı öğrenmenin en iyi yolu uygun şartlarda düzenli tansiyon ölçümü yapmaktır.
Hipertansiyonun sebepleri nelerdir?
Hastaların %90-95 inde hipertansiyona sebep olabilecek altta yatan başka bir hastalık yoktur. Hastaların sadece %5-10 unda hipertansiyona sebep olabilecek başka bir hastalık vardır.
Kimlerde hipertansiyon gelişme riski yüksektir?
Aşırı kilo veya obezite, diyabet, sigara kullanımı, hareketsiz yaşam, aşırı tuz tüketimi, aşırı alkol tüketimi, ailede hipertansiyon varlığı, stres ve gebelik hipertansiyon riskini artıran faktörler arasında sıralanabilir.
Hipertansiyon vücudumuzda hangi hasarlara neden olabilir?
Hipertansiyondan en sık etkilenen organlar kalp, beyin, böbrekler, büyük atardamarlar ve gözlerdir. Hipertansiyon bu organlarda aniden veya uzun zaman içerisinde kalıcı hasarlara ve ölümlere yol açabilir. Kan basıncı değerleri, tedaviyle normal sınırlarda tutulursa hipertansiyon hastaları yüksek kan basıncının bu zararlı etkilerinden korunabilirler.
Hipertansiyon nasıl tedavi edilir?
Hipertansiyon tedavisinin iki önemli ayağı yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaç tedavisidir. Yaşam tarzı değişiklikleri hipertansiyon gelişimini önleyip geciktirebildiği gibi, ilaç tedavisi gereken hastalarda da ihtiyaç duyulan ilaç doz ve sayısını azaltabilir. Yaşam tarzı değişikliğine dair başlıca öneriler tuz tüketimin azaltılması, sağlıklı bir diyet, düzenli egzersiz, kilo verilmesi, sigaranın bırakılması ve alkol kullanımının azaltılmasıdır. Yaşam tarzı değişikliklerinin yeterli olmadığı veya tansiyon değerlerinin başlangıçta çok yüksek olduğu yüksek riskli hastalarda bu değişikliklere ilaveten ilaç tedavisine de başlanmalıdır. Hipertansiyon ilaçları düzenli ve her gün kullanılmalı; hekim önerisi olmadan kesinlikle bırakılmamalıdır. Hipertansiyon hastaları düzenli aralıklarla tansiyon ölçümlerini yapmalı, ömür boyu, önerilen yaşam tarzı değişikliklerini uygulamalı ve reçete edilmiş ilaçları her gün düzenli ve ara vermeden kullanmalıdır. Hipertansiyon tedavisinde başarının büyük oranda hasta uyumuna bağlı olduğu unutulmamalıdır.