Kocaeli Şehir Hastanesi Çocuk Onkoloji ve Hematoloji Uzmanı Dr. Büşra Topuz Türkcan, 8 Mayıs Dünya Talasemi Günü kapsamında önemli açıklamalarda bulunarak, toplumda farkındalık oluşturmayı hedefledi. Dr. Türkcan, talaseminin ülkemizde en sık görülen kalıtsal kansızlık nedenlerinden biri olduğunu belirtti.
Talaseminin Alfa ve Beta olmak üzere iki ana alt gruba ayrıldığını ifade eden Dr. Türkcan, özellikle Akdeniz çevresi ülkelerinde ve Türkiye’nin güney bölgelerinde en sık Beta Talasemi görüldüğünü ve bu durumun halk arasında "Akdeniz Anemisi" olarak bilindiğini vurguladı.
“Talasemi üç klinik tabloda görülür”
Dr. Büşra Topuz Türkcan, talaseminin kalıtsal bir hastalık olduğunu ve genetik geçişe bağlı olarak üç klinik tabloda görüldüğünü belirtti:
• Talasemi taşıyıcılığı
• Talasemi intermedia
• Talasemi major
En sık görülen talasemi taşıyıcılığında hafif düzeyde kansızlık bulunduğunu, tedavi gerektirmediğini söyleyen Türkcan, "Ancak talasemi major hastaları yaşam boyu düzenli kan transfüzyonuna ihtiyaç duyarlar. Bu durum, çocukluk döneminde 3-4 aylıkken başlayan ağır kansızlık ile kendini gösterir" dedi.
Tanı ve Tarama Programları Hayati Önemde
Talasemi tanısının tam kan sayımı, periferik yayma ve hemoglobin elektroforezi ile konulabildiğini aktaran Dr. Türkcan, hastalığın önlenmesi açısından tarama programlarının önemine dikkat çekti.
"2018 yılından bu yana ülkemizde evlilik öncesi hemoglobinopati tarama programı uygulanıyor. Bu program sayesinde taşıyıcı bireyler tespit ediliyor. Eğer her iki eş de talasemi taşıyıcısıysa, her gebelikte %25 oranında hasta çocuk dünyaya gelme riski bulunuyor" diyen Türkcan, bu çiftlere genetik danışmanlık verilmesinin önemine değindi.
Kök Hücre Nakli Umut Işığı Olabiliyor
Talasemi major hastalarının hayatları boyunca transfüzyon bağımlısı olduğunu belirten Türkcan, uygun donör bulunduğunda bu hastalar için kök hücre naklinin kalıcı tedavi sağlayabildiğini de sözlerine ekledi.
Talasemi Taşıyıcılığı %1 ila %13 Arasında Değişiyor
Türkiye’de talasemi taşıyıcılığının bölgelere göre değişmekle birlikte %1 ile %13 oranında görüldüğünü hatırlatan Dr. Büşra Topuz Türkcan, "Genetik danışmanlık, akraba evliliklerinin azaltılması, prenatal tarama testleri ve yenidoğan taramaları ile talasemi hastalığının görülme sıklığı büyük oranda azaltılabilir" diyerek sözlerini tamamladı.